Mütevelli Heyet Üyemiz Prof. Dr. Muhittin Şimşek Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinde konferans verdi

Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet üyesi ve Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek, Muğla Sıtkı Kocaman Üniversitesinde ''Sanayileşme Maceramız ve Nuri Demirağ'' konulu bir konferans verdi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar’ın da katıldığı yoğun ilgi gören konferansta, Nuri Demirağ'ın olumsuzluklar içinde Türkiye'de çalışmalar yaptığını ifade eden Prof. Dr. Muhittin Şimşek, öğrencilere günümüzde bütün imkânlara rağmen çok şeyin yapılabileceğini söyleyerek öğütlerde bulundu.

Nuri Demirağ'ın ilklerin adamı olduğunu bu anlamda ilk boğaz köprüsü projesini Atatürk' e sunduğunu ifade eden Şimşek, Demirağ'ın Sermayedarın olmadığı, toplu iğne bile yapacak kadar sanayileşmenin olmadığı iddia edilen 1930’ların Türkiye’sinde Divriği’den çıkan bir müteşebbis olduğunu, ülkeyi bir uçtan bir uca “Demirağlarla” örmekle kalmayıp, ülkenin ihtiyacı olan uçakları ürettiğini, sahibi olduğu bugünkü Atatürk Havalimanının arazisinde “Gök Okulu” açıp gençleri pilot olarak yetiştirdiğini, İstanbul’a ilk boğaz köprüsü projesi yaptığını, kaynağını bulduğunu, Divriği’nin bir maden yatağı olduğunu, yaptırdığı çalışmalarla 14 çeşit madenin çıkarılması için teşebbüslerde bulunduğunu belirtti.

Türkiye’nin en zengin iş adamı olan Nuri Demirağ ölürken kızına, “Dünyaya otuz yıl geç gelseydim Türkiye’nin kaderi değişirdi” dediğini öğrencilere hatırlattı. Şimşek, "Dünya, coğrafya ve ülkeler değişiyor, sizler, bizler hepimiz değişiyoruz. Değişmeyen iki şey vardır: Ölüler ve delilerdir" diyerek şunları belirtti: "Eğer biz ülke olarak bu döneme damgamızı vurmak istiyorsak değişimi yönetmek mecburiyetindeyiz. Artık değişimi takip etmek değil, takip edilen olmak istiyoruz " diyerek devam etti.

Konferansını görsellerle öğrencilere öğütler vererek anlatan Prof. Dr. Şimşek, bilginin önemine de yer verdi. Şimşek, "Bilgi ve tecrübe hayat boyu birikerek artan kavramlardır. Ben sizlere bir cep telefonunu örnek vermek istiyorum. Normal şartlar altında ortalama yüz gram ağırlığa sahip olduğunu düşündüğümüz bir telefon, sadece demir ve bakır gibi maddelerden oluşmaktadır. Bu iki yüz gramlık nesne ham halde maddi değer olarak çok düşük iken; demir, bakır ve camdan oluşan nesne, bilgi ile harmanlanınca ortaya maddi değeri yüksek olan ve hepimizin kullandığı cep telefonu olarak karşımıza çıkıyor. Demir, bakır, cam türevi maddeler tek başına büyük bir değer temsil etmezken, bilgi ve tecrübe ile birleşerek maddi değeri yüksek nesneler olarak karşımıza çıkmaktadır. İşte bizler bilgi ve becerileri nesneler üzerinde gerektiği şekilde kullanırsak, bilim ve teknoloji açısından, maddi ve manevi değeri yüksek maddeler üretebiliriz" ifadelerini kullandı.

Konferans Prof. Dr. Muhittin Şimşek’e, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar tarafından plaket takdimi ile sona erdi.


Haber Resimleri