Ahmet Yesevi Üniversitesinde Astana, Cumhurbaşkanı ve Bağımsızlık sempozyumu

16 Aralık Kazakistan’ın bağımsızlığı ve Astana’nın başkent oluşunun 20. yılı münasebetiyle “Astana, Cumhurbaşkanı ve Bağımsızlık” konulu sempozyum düzenlendi.  Ahmet Yesevi Üniversitesi ile Şokan Valihanov Tarih ve Etnoloji Enstitüsü işbirliğinde, Kazakistan Milli Eğitim Bakanlığı’nın destekleriyle yapılan etkinlik, 10 Aralık 2018 Pazartesi günü Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Sempozyuma, Türkiye, Kazakistan ve Özbekistan’dan diplomat, üst düzey yönetici ve bilim insanları katıldı. Sempozyumun açılış töreni öncesinde düzenlenen sergide, Kazakistan Şokan Valihanov Tarih ve Etnoloji Enstitüsü tarafından hazırlanan “Astana Tarihi” adlı kitabın tanıtımı yapıldı. 

Rektör Prof. Dr. Bolatbek Abdrasilov açılış konuşmasında sempozyumun önemine dikkat çekerek, “Devlet Başkanımız Sayın Nursultan Nazarbaev’in  geçtiğimiz günlerde yayımladığı Ruhani Janğuru (Manevi Diriliş-Ulusal Kalkınma) makalesinin devamı niteliğinde olan “Ulu Bozkırın Yedi Özelliği” adlı makalesini ayrıntılı bir şekilde ele alıp hedef kitleye doğru bir biçimde tanıtmak için böyle bir faaliyet gerçekleştiriyoruz. Hepinizin bildiği üzere bu yıl Astana’nın başkent oluşunun 20. yılını kutluyoruz. Bu 20 yıllık süreçte Devlet Başkanımızın vizyonu ile başkentimiz 21. yüzyılın en modern şehirlerinden biri olmuş,  siyasi ve ekonomik açıdan önemli bir statü kazanmış ve çeşitli zirvelerin merkezi haline gelmiştir” dedi. 

Rektör Vekili Prof. Dr. Cengiz Tomar ise yapmış olduğu konuşmasında Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlığını kazanmalarının önemini belirterek, “Türkiye Cumhuriyeti olarak kardeş Türk cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını yıllarca bekledik ve nihayetinde 1991 yılında bağımsızlıklarını ilan ettiklerinde büyük bir coşkuyla kutladık. Kazakistan bağımsızlığını ilk tanıyan ülkenin bir ferdi olmaktan da kıvanç duyuyoruz” dedi. Rektör Vekili Tomar ayrıca Osmanlı Devletinin başkenti İstanbul’a  beş yüz yıl boyunca âsitâne dediklerini  hatırlatarak, kardeş ülke Kazakistan’ın başkentine de Astana isminin verilmesinin güzel bir tevafuk olduğunu ifade etti.

Rektör Vekili Tomar konuşmasının bir bölümünde, Türkistan’ın Türk Dünyası açısından  önemine vurgu yaparak, Kazakistan Devlet Başkanı Sayın Nursultan Nazarbaev’in vizyonuyla Türk medeniyetlerine beşiklik etmiş kadim Türkistan şehri yeniden Türk Dünyasının manevi merkezi haline getirildiğini belirtti. Rektör Vekili Tomar Nursultan Nazarbaev’in Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk gibi vizyoner bir lider olduğuna dikkat çekerek, özellikle yayınlamış olduğu son makalesinde bilime ve kültüre verdiği önemin, M. Kemal Atatürk’ün muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkma hedefleriyle benzerliğinin altını çizdi. Rektör Vekili Tomar Kazakistan’ın Latin alfabesine geçmesinin Türk dünyasının birliği açısından çok önemli olduğunu açıkladı. 

Rektör Vekili Tomar, konuşmasının son bölümünde, Türkistan’ın tarihi ve manevi bir yapısının olduğunu belirterek, Türkistan tarihi hakkında bir kitap da çıkarılması gerektiğini belirtti. 

“Astana, Cumhurbaşkanı ve Bağımsızlık” sempozyumu açılış konuşmalarının ardından sempozyum genel oturumu ile devam etti.  Üç oturumda ve 70’e yakın bilim adamının katılarak bildiri sunduğu sempozyum, genel değerlendirme ve sonuç oturumu ile sona erdi.  


Haber Resimleri