Ahmet Yesevi Üniversitesinde 4. Dini Araştırmalar ve Küresel Barış sempozyumu

Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) öncülüğünde Ahmet Yesevi Üniversitesi  işbirliği ile düzenlenen 4. Uluslararası Dini Araştırmalar ve Küresel Barış Sempozyumu açılış töreni  Türkistan’da yapıldı. 

Sempozyum;  Selçuk Üniversitesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi, Hacı Bektaş-ı Veli Üniversitesi, Balıkesir Üniversitesi ve Güney Kazakistan Eyaleti  Müftülüğü’nün işbirliğinde “Doğu-Batı Medeniyetlerin İnşasında, Tarih, Kültür, Sanat, Felsefe ve Din “ başlığı altında gerçekleştirildi.

11 Nisan Çarşamba günü Türkistan Yerleşkesindeki Kültür Merkezinde düzenlenen etkinliğe, Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Kutalmış, Rektör Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Eren, Nevşehir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ertan Özensel, Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Önder Kutlu ve TİMAV Genel Başkanı Ecevit Öksüz ile çok sayıda akademisyen ve davetliler katıldı.

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Kutalmış,  katılımcılara hitaben yaptığı konuşmada; “Türkistan coğrafyasında Hoca Ahmet Yesevi’nin, Farabi’nin, Harezmi’nin, Maturidi’nin, öğrettiği dini, hoş görü içerisinde, bu topraklarda farklı inanç sahiplerinin sevgi, saygı ve barış içinde bir arada yaşadıklarını” belirtti.

Kutalmış;  “insanlık tarihi boyunca ve özellikle günümüzde kültür ve dinlerin insanlığın en temel vasıfları olduğunu, küresel barışın, çok kültürlülüğün, çok dinliğin ve çok dilliliğin aslında tarihte bu coğrafyada gerçek anlamında yüzyıllarca dostluk ve barış içinde yaşatıldığını;   Yesi, Taraz, Taşkent, Buhara, Hive gibi bölgelerin tarihte, çok sayıda dinin, kültürün, inancın, lisanın ve etnik unsurların bir arada barış içinde yaşadıkları topraklar olduğunu”  vurgulayarak günümüzde, “Ortadoğu ve Müslüman halkların yaşadığı yerler başta olmak üzere,  dünyanın hemen her yerinde savaş, hoşgörüsüzlük, açlık, kavga  ve çatışmalara şahit olunduğunu” dile getirdi.

Kutalmış; Seyhun ve Ceyhun nehirleri arasında Türklerin kurduğunu, medeniyet içerisinde Müslümanların, Yahudilerin, Hıristiyanların, Maniheistlerin ve Budistlerin kendi mabetlerinde ibadet ettiklerini ve kardeşçe bir arada yaşadıklarını bildirerek, “yüzyıllarca bu coğrafyada bir arada yaşama kültürü gerçekleştirilmiştir ve bu kültürün bulguları günümüze miras olarak kalmıştır” dedi.

Kutalmış, Sempozyumun açılışı vesilesiyle gönderdiği Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Musa Yıldız’ın başarı ve kutlama mesajını okudu. 

Başkan Yıldız mesajı ile; “İslam medeniyetinin diğer medeniyetleri buluşturan, uzlaştıran, tüm medeniyetlerin toparlayıcısı, uzlaştırıcı, aktarıcısı, ıslah edicisi, entegre edicisi ve dönüştürücüsü olduğu şüphesiz temel bir gerçektir. Birçok alanda insanlığı huzura kavuşturabilecek yeni bir medeniyet tasavvurunun kültürel ve dini yapısının ise Hanefi-Maturidi-Yesevî öğretisinin yeniden yorumlanmasıyla mümkün olabileceğini,  günümüzde Doğu ile Batı toplumları arasındaki süregelen çatışma alanlarının da bu öğretiyle ortadan kaldırılabileceğini, özellikle de küresel barışa katkı sağlayacağını ümit ettiğini,  Hoca Ahmet Yesevi’nin İslam ahlakını İmam Maturidi’nin akıl öğretileri ile beraber göçebe halklara basit bir dille anlatarak, onların dini anlamalarını ve yorumlamalarını kolaylaştırarak,  İslam’ın Orta Asya’da nasıl dalga dalga yayıldığını, bu öğretinin  insanlar arasında birlik ve beraberliği artırarak onlara müthiş bir güç verdiğini” bildirdi.

Akabinde söz alan Nevşehir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ertan Özensel,sempozyumun ana temasına değinerek, “ Batı Medeniyet tasavvuru insanlık değerini hiçe sayan perspektifle dünyayı algılamakta ve değerlendirmektedir. Özellikle kendi dışındaki medeniyetleri yok sayan düşünce,  bugün tüm insanlığı tehdit eden noktaya ulaşmıştır. İslam medeniyeti kendi dışındakileri diğeri görürken Batı medeniyeti ise ötekileştirmiştir. İslam düşünce tasavvurunda esas alınan hakikat olmuştur. Yani kendi dışındaki medeniyetleri ötekileştirmeden hiçbir bir zaman onları yok saymamıştır. İslam medeniyetlerinde kendi dışındaki inançlara hukuki statü verilerek hak ve özgürlükleri güvence altına alınmıştır. Nitekim İslam hukukunun temel kaynakları vahiy olarak gönderilen Kur-an ve onun hayata tatbik edilmiş biçimi Sünnet olmuştur” diye konuştu.

Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Önder Kutlu ise; “günümüzde dünyada bazı medeniyetlerin savaş, yoksulluk, açlık, gibi küresel sorunlarla karşı karşıya kaldığını vurgulayarak, sempozyumun  “Doğu-Batı Medeniyetlerin İnşasında, Tarih, Kültür, Sanat, Felsefe ve Din” temasını ele almasının son derece anlamlı ve yerinde olduğunu belirtti. Dünyanın çeşitli yerlerinden bilim adamları ve akademisyenlerin bu konudaki çözüm ve önerilerinin, yaşanan bu sorunlara bir nebze de olsa çözüm olacağına ve ortaya atılacak ve temeli barış olan yeni medeniyet fikirlerinin insanlığın kurtuluşuna katkı sağlayacağına inandığını belirtti.

TİMAV Başkanı Ecevit Öksüz ise, bir tarafta insanlığın barış ve huzurunu esas alan ve tüm dünyaya “ ey insanlar!..”  diye seslenen köklü medeniyetler, bir tarafta kendisinden başkasını tanımayan türetilmiş yoz medeniyetler olduğunu vurgulayarak, “Kenar-ı Dicle'de bir kurt aşırsa koyunu, Gelir de adl-i İlahi sorar Ömer'den onu” inancının temsilcileri olarak, barış ve huzuru ifsat eden türetilmiş medeniyetlere karşı sağlam bir duruş gerektiğini dile getirdi. 

Avrupa’da,  islamafobi faaliyetleri çerçevesinde camilere saldırıldığını, insanlarla islam arasında güçlü duvarların örülmek istendiğinin altını çizen Öksüz, başka dinlerin mabetlerine saldırı yapılmaması için Müslümanlar olarak, bu dinin müntesipleri olarak bu duruma dur denilmesi gerektiğini, insanlığın ortak mirasının bu bağlamda muhafaza edilmesi gerektiğine inandığını kaydetti. Öksüz,  dünyanın ortak iyiliği için barışın, kardeşliğin, tarihin, sanatın, kültürün yayılmasının herkesin menfaatine olacağına inandığını belirterek, hikmete kardeş olacak bir alt yapı ve dünyanın barış ve huzuruna hizmet edecek din ve din algısının yeniden tesis edilmesine bu sempozyumun vesile olmasını dileyerek sözlerine son verdi.

Açılış töreninin ardından yapılan ilk oturumda Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhittin Okumuşlar oturum başkanlığında, Necmettin Erbakan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilal Kuşpınar ile Rektör Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Eren tebliğlerini sundular. Açılış programı, Prodüksiyon Merkezinin hazırladığı konser programıyla tamamlandı.


Haber Resimleri