Ömirbek Hanayi “Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin (SUÖB) Mevcut Ekonomik ve Sosyal Durumu” Konulu seminer verdi.

 

 

Ahmet Yesevi Üniversitesi Avrasya Araştırma Enstitüsü Araştırmacılarından Ömirbek Hanayi “Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin (SUÖB) Mevcut Ekonomik ve Sosyal Durumu” konulu seminer verdi.

Ömirbek Hanayi Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin (SUÖB) mevcut ekonomik ve sosyal durumu adlı seminerinde ana hatlarıyla SUÖB bölgesinin ekonomik durumu ve yeraltı zenginlikleri alanındaki değişiklikler hakkında detaylı bilgiler sundu. SUÖB’ın tarihi İpek yolu üzerinde bulunduğunu ve 8 ülkeyle komşu olarak bu ülkeler ile 5600 km’lik sınırı paylaşmakta olduğunu belirten Hanayi, bu nedenle bu bölgenin Çin’in Avrasya ve Orta Doğu bölgeleriyle ekonomik ilişkilerini güçlendirmesinde önemli bir coğrafi konuma sahip olduğunu sözlerine ekledi. Ayrıca SUÖB’de bulunan 17 sınır geçidi, 107 uluslararası karayolu ve 2 uluslararası yük taşımacılığı için kullanılan havalimanının Orta Asya üzerinden Avrupa’ya açılan bir kapı mahiyetinde görev gördüğünü ifade etti.

SUÖB’nin bir diğer önemli özelliği olarak zengin yeraltı kaynaklarına sahip olmasını belirtti. 2014 yılındaki verilere göre Çin’in toplam petrol rezervlerinin %30’u (5,6 milyar ton) ile doğalgaz rezervlerinin %34’ünün (1,4 trilyon metreküp) SUÖB’de bulunduğunu dile getirdi. Buna ek olarak bölgedeki kömür rezervlerinin ülkedeki toplam kömür rezervlerinin %40’ını (2,19 trilyon ton) oluşturduğunu belirtti. Dahası bölgede 142 farklı çeşitte maden türü tespit edildiğini sözlerine ekledi. Seminerin devamında 2016 yılında bölgede başlıca 12 etnik grubun yaşadığını ve toplam nüfusun 23,22 milyon olduğunu ifade etti. Gruplar arasında Uygurların  48,5%, Çinlilerin 37%, Kazakların ise bölge nüfusunun 7%’sini oluşturduğunu dile getirdi.

5 Temmuz 2009 yılında SUÖB’da çıkan olayların bölgenin sosyal ve ekonomik durumu ile Çin’in SUÖB’ne yönelik politikası içinde bir dönüm noktası olduğunu sözlerine ekleyen Hanayi, Hükümetin bölgeye yönelik yeni siyasi ve ekonomik önlemler almaya başladığını, olaylar sonrasında Çin Devlet Başkanı Hu Jintao ile devletin çeşitli kurumlarından 400 kişilik devlet heyetinin bölgenin sorunlarını incelemek ve ekonomik açıdan kalkınması için gerekli çalışmaların yapılması adına bölgeyi ziyaret ettiklerini ifade etti. 2010 yılı Mart ayında SUÖB Çalışma Toplantısı’nda Çin Devlet Konseyi tarafından 19 gelişmiş eyalet ve şehrin SUÖB’ne ekonomik destek sağlaması kararının alındığını ifade etti.

Bölgeye yapılan yatırımlar ve sağlanan kolaylıklar sayesinde 2010-2014 yılları arası SUÖB’nin GSYH’si ortalama 10%’un üzerinde büyüdüğünü ve sektörel açıdan bakıldığında inşaat ve tarım sektörlerinin en çok büyüyen sektörler olduğunu sözlerine ekledi. Dahası Çin’in uyguladığı Açık Kapı Politikasının SUÖB’nin dış ticaretinin gelişmesinde özellikle de Orta Asya ülkeleri ile ticari ilişkilerin ilerletilmesinde büyük rol oynadığını ifade etti. SUÖB’nin, Tek Kuşak Tek Yol stratejisi ile Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru projeleri için de öneminin arttığını ve Çin’in de bu ticaret yolları ile lojistik kanallarını güçlendirerek, SUÖB ekonomisini kalkındırmayı amaçladığının altını çizdi. 5 Temmuz olayları sonrası her ne kadar ekonomik anlamda bölgede gelişme görülmesine rağmen sosyal alanda bazı kısıtlamaların o dönem çerçevesinde yaşandığını ifade etti.

Seminerin sonunda katılımcılar SUÖB’nin ekonomik durumu ile ulaşım sektörü konularında görüş alışverişinde bulundular.


Haber Resimleri